Sevgili Kitap kardeşlerimiz,
bu haftadan
itibaren her Çarşamba,
hepimizin ortak tutkusu olan “edebiyat”ın çeşitli
akımları hakkında kısa ve öz bilgilerle sizinle olacağız.
Orhan Veli’nin 100. doğumgünü vesilesiyle, bu
hafta Birinci Yeni, daha yaygın ismi ile Garip Akımı ile başlıyoruz.
Orhan Veli, Melih Cevdet Anday ve Oktay Rifat
Horozcu 1941 yılında çıkardıkları Garip adlı ortak kitapları ile, o zamana
kadar hece ve aruz ölçüsü ile kafiyeler arasına hapsolmuş şiir gündemine resmen
bomba gibi düştüler. Öyle farklı bir şiir anlayışları vardı ki, bilinen tüm
kalıplara meydan okuyorlardı. Yazdıkları şiir sokaktaki vatandaşa hitap
etmeliydi, hece ve aruzla işi zorlaştırmanın anlamı yoktu. Şiirlerinde espri
anlayışı vardı, ince mizahı seviyor; süslü ve abartılı kelimelerden ise nefret
ediyorlardı. Günlük konular hakkında şiirler yazıyorlardı, bu daha evvel hiç
görülmemişti. Toplumsal sorunlara parmak basıyor, ama aynı zamanda siyasetten
uzak bir tavır benimsiyorlardı. Geçim peşinde olan bir insan şiirde konu
edilebiliyordu mesela, yahut “Dalgacı Mahmut” diye bildiğimiz işi gücü
gökyüzünü boyamak olan adamı anlatıyordu Orhan Veli.. Şiiri halka yakınlaştıran
akım Birinci Yeni olmuştur diyebiliriz, ancak Garip akımı 1950’de Orhan
Veli’nın ansız ölümü ile ne yazık ki son bulur.
Garip akımının şiirlerini, gelecek çarşambaya
kadar sizlerle paylaşacağız. Bir sonraki Çarşamba, yeni bir edebiyat köşesinde
görüşmek üzere!