30 Temmuz 2013 Salı

Kitap Bitirme Sohbeti: Zülfü Livaneli - Kardeşimin Hikayesi




Temmuz ayının ikinci kitabını da bitirdik ve bugün kitabı konuşma günümüz. 

Kardeşimin Hikayesi kitabını nasıl buldunuz? 
Hikayesini ve yazarın dilini beğendiniz mi? 
Böyle bir son bekliyormuydunuz? 

Haydi kitap bitirme sohbetimiz başlasın!


(Kitabı okumamış olanlar lütfen yorumları okumasın, fazla spoiler içerebilir)

8 yorum:

  1. Zülfü Livaneliyi her zaman sevmişimdir
    Dilini de kurgusunuda yine çok beğendim.
    Beni gerekten çok şaşırttı hiç beklemediğim şekilde gelişti olaylar
    Ben aslında ilk başta Ahmet Arslanın duyarsızlığına gıcık olmuştum:)
    Sonra bir ara katilin o olduğu aklımdan geçmedi desem yalan olur
    hele sonlarda neyi tahmin ettiysem yanlış çıkması olayı daha da heyecanlı hale getirdi

    http://fatosgul.blogspot.com/2013/07/kardesimin-hikayesi-zulfu-livaneli.html

    burda kendi blogumda yazdıklarım var
    gözatmak isteyen arkadaşlar olursa
    yani ben çok beğendim demek istiyorum:)

    YanıtlaSil
  2. Merhaba arkadaslar ,
    Okudugum ilk Livaneli eseri.. Diyebilirim ki kitabi elimden birakamadim, evet belli yerlerde kendini fazlaca tekrarliyor hatta bazen gereksiz uzatmalar var ama yinede okuyucuyu kendine esir etmeyi cok iyi basariyor. Kitap biter bitmeze Serenad'i aldim ve Zulfu Livaneli'yi sevdigim yazarlar listesine ekledim. Ayrica burdan Zulfu Livaneli'ye Mersinde ugradigi cirkin saldiridan oturu gecmis olsun demek istiyorum. Bu kadar kiymetli bir insan el ustunde tutulmali ,asla el kalkmamali. Insan irki beni cok sinirlendiriyor bazen..

    YanıtlaSil
  3. Instagramda paylastigim yorumu burda da paylasmak istedim:

    Genel olarak kitabi begendim, hikayesi guzel kurgulanmis. Sonu da gercekten surpriz oldu benim icin.
    Ama yazarin dilini sade buldum, hikaye guzel olsa da beni fazla etkilemedi kitap.

    YanıtlaSil
  4. Kardeşimin Hikayesi;doğruyu söylemek gerekirse Livanelinin yeni kitabının çıktığını gördüğüm zaman kendime hakim olamamış ve hemen temin etmeye çalışmıştım.Aldıktan sonra ise acaba bir umut kardeşlik çatısı altında beraber okurmuyuz diye de okumamış beklemiştim ama her defasında gözüm ilişiyor ve başlamamak için kendimi tutuyordum.Şansımıza temmuz ayının 2.kitabı olarak hep beraber okuma fırsatı bulduk ve mutlu oldum.Kitabı 1 haftada bitirdim sanırım,normal şartlar altında hiçbir livaneli kitabı elimde bu kadar beklemedi ama bu nedense biraz süründü ve de beni de süründürdü.neden diyecek olursanız bir defa hiç bir livaneli kitabına benzemiyor,tamamen tarz ve içerik farklı bu da beni doğal olarak hayal kırıklığına uğrattı.Kitabı okurken Livanelinin içine Murat Menteş mi kaçmış diye kaç defa dile getirdim bimiyorum.Kitap hakkındaki fikirlerime gelince sürpriz bir sonla bitti ve benim için kitapta özel olan tek nokta buydu.Ben Livanelinin eski halini ve kitaplarını seviyorum.Sevgili Zülfü Livaneli özüne dön lütfen.Serenad'ı,Leylanın Evi'ni,Mutluluk'u okurken aldığım keyfi tekrar almak istiyorum.Sevgiler

    YanıtlaSil
  5. Murat Menteş'in tarzı bambaşka ve bence Zülfü Livaneli (kardeşimin hikayesi ) ile örtüşen en ufak bir yanı bile yok. Siz neden bu şekilde düşündünüz meral ettim ?

    YanıtlaSil
  6. Mutluluk, Son Ada, Serenad yazarın favori kitaplarımdır. Özellikle Serenad tek kelimeyle muhteşemdi. Serenead’dan sonra Kardeşimin Hikayesi beni biraz hayal kırıklığına uğrattı diyebilirim. İki günde bitirmeme rağmen kitabı hiç sevmedim. Gazeteci kızın davranışlarını çocuksu ve gerçek dışı buldum, bağırıp çağırıp yine Ahmet'in evine gitmesi çok saçma, Ahmet'in de kıza karşı bazı tavırları da saçma ve komikti. Örnek; syfa 30-37; gazeteci kız Ahmet’in Arzu’nun sevgilisi olup olmadığını sorguladığı sayfalar.
    -Emir’in babası siz misiniz?
    -Hayır değilim.
    -Emin misiniz?
    -Elbette eminim.
    -Nasıl bu kadar emin olabilirsiniz?
    -Çünkü sizin anladığınız anlamda bir ilişkimiz yoktu.
    -Eveeet mesele çözülüyor. Kıskanç koca cinayeti
    -Anlamadım?
    -Adam karısının sizinle ilişkisini öğrendiği için..
    -Güldüğüm için kızmayın ama Ali’yi tanısanız bunun saçma bir teori olduğunu anlardınız.
    -Dalga geçer gibi gülmenize gerek yok.

    Bu nasıl bir diyalog böyle ya? Bana çok çocuksu geldi. Gazeteci kız tüm kitap boyunca saçma ve çocuksu davrandı yine de haklıymış gibi Ahmet’i suçladı durdu. Ayağını burktu günlerce Ahmet’in evinde kaldı birde Ahmet’e trip attı. Ayrıca Ahmet’in kimseye dokunmaması gereksiz bir ayrıntı olarak kalmış kitapta, o kadar çok sözü edilmiş ama gerekçesi doğru düzgün verilmemiş, ben de onunla ilgili bir anı ya da sonrasında bir olay bekledim durdum…

    kitabı genel olarak da olsa beğenmedim. Sesil Yıldırım'a katılıyorum sanki bu kitabı yazan Livaneli değil.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ben bu sene lise bire gidecem diyarbakırlıyım çevremde fazla kitap okuyan yok okulun açılmasına 50 gün kala kiap okumaya başladım.ilk okuduğum kitap dünyaca ünlü dan brownun cehennem kitabıydı kitap 570 sayfa bu kitabı çok beğendim. kitap için kesinlikle çok para harcanmıştır ama 4 günde bitirmeme rağmen zülfü livanelinin kıtabı kadar beni etkilemede.kitap çok güzeldi okuduğum zaman hiç elimden bırakmadım çünkü kitap akıcıydı.

      Sil
    2. Bir şey sormak istiyorum.Ben şu an kitabı bitirmedim ama meraktan çatlayacağım.Neden Ahmet dokunamıyor kimseye ve de neden Ahmet 'in duyguları yok ?

      Sil